Elime ilk aldığımda "Büyük Dörtler"in farkını hissetmiş olacağım ki kitabı yarıda kesme ihtiyacı hissetmedim. Tabiri caizse tek solukta okunası bir kitap yazmış Polisiye'nin Kraliçesi.
Asıl ismi "The Big Four" olan roman 1927'de yazılmış. Yani Christie'nin 7. eseri. 80'den fazla roman yazan biri için 7. kitap çıraklık eseri olarak adlandırılabilir. Ancak bu kitap kanaatimce Christie'nin başyapıtlarından bir tanesi.
Kitap aynı zamanda bir Hercule Poirot kitabı. Kronolojik olarak, Poirot'un yer aldığı 4. kitap. Ayrıca Poirot'a Hastings yardımcılık ediyor.
Peki bu kitap neden diğer Christie romanlarından ayrı bir yere sahip? Aslında bu kitabı farklı kılan şey kurgusu. Olayların gelişme tarzı ve hikaye alışık olduğumuz ve gelenekselleşen Christie tarzının çok dışında.
Bir kere ortada öyle belli bir katil zanlısı kümesi yok. Yani, diğer romanlardan hatırlarsınız, belli bir grup insan vardır ve bunlardan biri ya da bir kaçı katildir. Bu romandaysa Büyük Dörtler olarak bilinen 4 kişi ve onların hırs ve tutkuları konu edilmiş.
Diğer bir fark ise Poirot'un bir polis memuru gibi oradan oraya koşturması. Yani Poirot bu sefer küçük gri hücrelerini çok fazla kullanmıyor. Bunun yerine bir çok insanı sorgulayıp sonuçlar çıkartıyor ve o sonuçları çözümün parçaları olarak sunuyor.
Ayrıca, bu kitap uluslararası bir komployu ve 4 insanın dünyayı yönetme sevdasını ele alıyor. Diğerlerinde olduğu gibi para veya aşk cinayeti yerine makam ve mevki cinayetleri konu edilmiş.
Son olarak, bu kitap içerdiği aksiyon ve uluslarası bir konuyu anlatması özellikleri ile çok farklı. Ama Dan Brown ya da J.Christophe Grange okuyanlar bu kitabı okuyunca hayal kırıklığına uğrayabilir.
Buna rağmen benim iddiam şudur ki Agatha Christie günümüzde yaşasaydı, en az bu yazarlar kadar iyi eserler çıkartırdı. Teknolojik olarak o günkü şartlarda yazılabilecek en güzel kitaplardan bir tanesi.
Tavsiye olunur...
Asıl ismi "The Big Four" olan roman 1927'de yazılmış. Yani Christie'nin 7. eseri. 80'den fazla roman yazan biri için 7. kitap çıraklık eseri olarak adlandırılabilir. Ancak bu kitap kanaatimce Christie'nin başyapıtlarından bir tanesi.
Kitap aynı zamanda bir Hercule Poirot kitabı. Kronolojik olarak, Poirot'un yer aldığı 4. kitap. Ayrıca Poirot'a Hastings yardımcılık ediyor.
Peki bu kitap neden diğer Christie romanlarından ayrı bir yere sahip? Aslında bu kitabı farklı kılan şey kurgusu. Olayların gelişme tarzı ve hikaye alışık olduğumuz ve gelenekselleşen Christie tarzının çok dışında.
Bir kere ortada öyle belli bir katil zanlısı kümesi yok. Yani, diğer romanlardan hatırlarsınız, belli bir grup insan vardır ve bunlardan biri ya da bir kaçı katildir. Bu romandaysa Büyük Dörtler olarak bilinen 4 kişi ve onların hırs ve tutkuları konu edilmiş.
Diğer bir fark ise Poirot'un bir polis memuru gibi oradan oraya koşturması. Yani Poirot bu sefer küçük gri hücrelerini çok fazla kullanmıyor. Bunun yerine bir çok insanı sorgulayıp sonuçlar çıkartıyor ve o sonuçları çözümün parçaları olarak sunuyor.
Ayrıca, bu kitap uluslararası bir komployu ve 4 insanın dünyayı yönetme sevdasını ele alıyor. Diğerlerinde olduğu gibi para veya aşk cinayeti yerine makam ve mevki cinayetleri konu edilmiş.
Son olarak, bu kitap içerdiği aksiyon ve uluslarası bir konuyu anlatması özellikleri ile çok farklı. Ama Dan Brown ya da J.Christophe Grange okuyanlar bu kitabı okuyunca hayal kırıklığına uğrayabilir.
Buna rağmen benim iddiam şudur ki Agatha Christie günümüzde yaşasaydı, en az bu yazarlar kadar iyi eserler çıkartırdı. Teknolojik olarak o günkü şartlarda yazılabilecek en güzel kitaplardan bir tanesi.
Tavsiye olunur...
3 yorum :
Peki poirot agzinda sigara varken elleri bagli bi sekilde nasil madame oliverla konusuyor?
Ağızda sigara varken konusulamiyor mu ahah
Yorum Gönder